Avrupa Şampiyonası’na kötü başladık. Roma’da İtalya karşısında bir varlık gösteremedik. Ev sahibi takım baştan sona üstün oynadığı maçı rahat kazandı.
İşin ilginç yanı, 5. kez boy gösterdiğimiz Avrupa Şampiyonası’nda bugüne kadar oynadığı ilk maçların tamamında kaybetmişiz. Yine aynı senaryo yaşandı. İtalya’nın Avrupa Şampiyonası’nın en büyük adayı olduğunu da gördük. Şunu kabul etmek gerekir ki; İtalya fizik, kalite, teknik, taktik ve psikolojik olarak bizden çok öndeydi. Baskılı oynadılar. Topla oynamamıza izin vermediler. En büyük özellikleri orta saha da kazandıkları topu çok hızlı forvete taşıdılar. Beklemediğimiz bir oyun karşısında şaşırdığımız bir gerçek.
İngiliz yorumcuların, “Türkiye savunmaya otobüs çekmişti” yorumları haksız değildi. Keşke hata yapmadan bitirebilseydik. İlk golü kendi kalemize attık. Üçüncü golde kaleci Uğurcan’ın hatalı pası vardı. En çok güvendiğimiz savunma hattımız çöktü. Çağlar ve Merih’ten çok şey bekliyorduk. İkisi de hepimizi yanılttı. Takım olarak kötü olunca, savunma da bu gidişe uydu.